Google Analytics İzleme

26 Haziran 2012

Çalışanların yüzde 44’ü tatile iş götürüyor

Türkiye’deki çalışanların neredeyse yarısı bu yaz tatilinde tam anlamıyla dinlenemeyecek.


Regus’un küresel araştırmasının endişe verici sonuçlarına göre Türkiye’de çalışanların Yüzde 44’ü havuz kenarında yorgunluğunu atmak veya yakınlarıyla vakit geçirmek yerine tatil programına her gün 1 ile 3 saat arasında iş sıkıştırıyor. Tatilde her gün üç saatten fazla çalışmayı planlayanların işkoliklerin oranı ise yüzde 16’yı buluyor.

Ancak uzmanlara göre, bir türlü “düğmeyi kapatamayan”, tatilde bile akıllı telefon ve netbooklarından ayrılamayan bu ısrarlı profesyoneller kronik strese davetiye çıkararak çalışma verimlerini kaybediyor.

(İstanbul – 26 Haziran 2012, Salı) – Regus’un 80’i aşkın ülkede 16 bin katılımcıyla gerçekleştirdiği araştırmanın sonuçlarına göre, bu yaz Türkiye’deki çalışanlar tatile çok fazla iş taşımakla kalmayacak, gelişen teknoloji yüzünden akıllı telefon ve netbook’larından ayrılamayacaklar. Araştırmaya katılan Türkiye’deki çalışanların yüzde 16’sı tatilde günde 3 saatten fazla çalışacağını bildirirken, yüzde 44’lük bir oran günde 1-3 saat arası çalışacağını, yüzde 35 ise e-postalarını kontrol etmek, gelen iş telefonlarını yanıtlamak, toplantılara katılmak gibi tüm rutin işlerini devam ettireceğini bildiriyor.

Oysa uzmanlara göre; işten başka şeylere zaman ayırmak, insan ilişkilerini güçlendirmek ve rahatlamak için gerekli olduğu kadar, sağlıklı bir çalışanla tükenmiş bir çalışan arasındaki farkı da oluşturuyor. Stresli bir zihnin sağlıksız bir anksiyeteye zemin hazırladığını ortaya koyan raporların da gösterdiği gibi, profesyonellerin arada bir kafa dağıtmaları ve ofisten gerçekten uzaklaşmaları çok önemli.

Araştırmanın küresel sonuçlarına göre Amerika’da çalışanların %58’i tatilde her gün en az bir saat çalışacaklarını bildirirken, bu ortalamayı sırasıyla Asya, Avrupa ve Latin Amerika ülkeleri izliyor. İş yerindeki aktivitelerini tümüyle tatile taşıyacaklar arasında ise Yunanistan birinci sırada. Tatilde günde 3 saatten fazla çalışacağını bildiren ülkeler listesinde Polonya başı çekerken, Türkiye yüzde 16’lık oranla bu listede ilk 10 içindeki yerini alıyor.

Regus Türkiye Ülke Müdürü Erim Denel teknolojideki gelişmelerin çalışanları sürekli bağlı olmaya sürüklediğinin altını çiziyor ve ekliyor:  “Akıllı telefonlar, netbooklar ve her yerde bulunan internet bağlantılarıyla, gerçekten bağlantıyı koparmak çok zor hale geldi. Ancak bir ara vermek ve dinlenmek, aileye ve arkadaşlara zaman ayırmak, sağlıklı kalabilmek için hayati önem taşıyor. Hem çalışmak hem de aile tatilinde aktif olarak yer alma çabası ile gecesini gündüzüne katmak, çalışanları tükenmeye bir adım daha yaklaştırır ve herkesin eğlencesini berbat eder. Şirketler çalışanlarının mutlu, sağlıklı ve üretken kalmalarını garantilemek istiyorlarsa, çalışanlarını özel hayatlarına iş taşımaktan kurtarmak için etkinlik ve üretkenliklerini artırmanın yollarına bakmaları gerekiyor.  Şirketler; çalışanlara daha fazla esneklik sunarak, trafikte geçirdikleri zamanı azaltmalarına ve eve daha yakın çalışmalarına imkan vererek, ve en önemlisi, tatildeyken düğmeyi gerçekten kapatma özgürlüklerini sağlayarak daha etkin hale gelebilirler.”

Kaynak:
http://finanshaber.mynet.com/detay/ekonomi/calisanlarin-yuzde-44u-tatile-is-goturuyor/79784


22 Haziran 2012

2011'de en çok istifa bizim sektörde olmuş

Türkiye İnsan Yönetimi Derneği'nin yaptığı araştırmaya göre, çalışanlar en çok istifa ederek işten ayrılıyor.


Türkiye ekonomisi küresel krizin ardından 2009’da yüzde 5’e yakın daralırken, 2010’da yüzde 8,9 ve 2011’de yüzde 8,5 büyüdü. Türkiye İnsan Yönetimi Derneği (PERYÖN) Bilgi Yönetimi Platformu ve Towers Watson büyümeyle birlikte 2011’de şirketlerdeki işe alımları ve işten çıkarmaları araştırmaları araştırdı.

Farklı sektör ve büyüklüklerde 107 şirket arasında yapılan “Çalışan Devir Oranı” başlıklı araştırmaya göre 2011’de yeni işe alımların yarattığı devir oranı ortalama yüzde 24 oldu. Yani şirketlerde çalışan her 100 kişiden 24’ünü işe yeni alınanlar oluşturdu. Buna karşılık askerlik, emeklilik, iş akdinin feshi ve istifa vb gibi tüm sebepler dahil, işten çıkışların yarattığı devir oranı ortalama yüzde 18 olarak gerçekleşti. İstifa ederek, kendi isteğiyle işten ayrılanların oranı ise yüzde 9 oldu. Sektörlerden bağımsız bakıldığında, işten ayrılma nedenleri içindeki istifa oranı yüzde 52 seviyesinde gerçekleşti.

En yüksek işe alım hizmet sektöründe
Sektörlere bakıldığında ise yüzdesel olarak en yüksek büyüme hizmet (yüzde 35), finansal hizmetler ve bankacılık (yüzde 32) alanında yaşandı. İlaç sektörü ise daraldı. Hizmet, finansal hizmetler ve bankacılık sektöründe işgücü ortalama yüzde 19 büyüme gösterirken, ilaç sektöründeki küçülme yüzde 6 oldu. İlaç sektöründe artan regülasyonların etkisi ile özellikle satış ekipleri ve organizasyonel yapılanmalar gözden geçirildi, bu durum çalışan devir oranlarına da yansıdı.

Araştırmaya katılan şirketlerin yüzde 75’i, 2011 yılı içerisinde “yönetici” işe alımı gerçekleştirdiğini belirtti. Bu şirketler toplam yönetici sayılarının yüzde 15’ini dışarıdan alım yaparak istihdam etti. Bu oranın en yüksek olduğu üç sektör tekstil ve konfeksiyon (yüzde 25), hizmet (yüzde 16) ve tüketim ürünleri (yüzde 14) oldu.

Şirketlerin 2011 yılı içerisinde gerçekleştirdikleri işe alımların yüzde 10’u yönetim kadrolarına yapılan yeni alımlardan oluştu. Bu oranın en yüksek olduğu üç sektör ilaç (yüzde 16), hizmet (yüzde 9),  otomotiv (yüzde 9) oldu.

Tekstilde her dört çalışandan biri işten ayrılıyor
2011’de tüm nedenler dahil yaşanan işten ayrılmaların yarattığı çalışan devir oranı ortalama yüzde 18 olarak gerçekleşirken; işten ayrılmalarda ilk üç sırayı tekstil / konfeksiyon (yüzde 25), teknoloji / elektronik / telekomünikasyon (yüzde 20) ve ilaç (yüzde 13) aldı.

İstifa ederek işten ayrılanların yarattığı çalışan devir oranı tüm şirketlerde ortalama yüzde 9 oldu. En çok istifa teknoloji / elektronik / telekomünikasyon (yüzde 13) ve finansal hizmetler ve bankacılık (yüzde 12) sektöründe yaşandı. İstifa edenlerin oranının en düşük olduğu sektörler ilaç (yüzde 6) ile otomotiv (yüzde 6) oldu.

İşten ayrılma nedenleri içinde istifa ederek ayrılanların oranı yüzde 52’yi buldu. Finansal hizmetler ve bankacılık (yüzde 74) ile hizmet (yüzde 67) sektörü en çok istifanın yaşandığı sektörler olurken, enerji ve kimya (yüzde 38) ile ilaç (yüzde 35) istifa ederek ayrılmanın en az olduğu sektörler olarak göze çarptı.

Kaynak:
http://finanshaber.mynet.com/detay/ekonomi/en-cok-istifa-hangi-sektorde-yasaniyor/79697

15 Haziran 2012

Microsoft, Yammer için 1 milyar doları gözden çıkarmış olabilir mi?

Instagram’ın 1 milyar dolarlık satışının ardından herkes 1 milyar dolar edebilecek diğer girişimin hangisi olabileceğine dair fikir yürütmeye başladı. İlk olarak Business Insider’ın fark ettiği bir tweet ardından da Bloomberg’in “konuya yakın kaynaklardan” aldığını iddia ettiği bilgilere göre bu sorunun cevabının ortaya çıkmasına çok az kaldı çünkü iddialara göre Microsoft şu anda Yammer’ı satın almak için görüşmeler yürütüyor. Aynı habere göre yazılımın devinin ödemeye hazırlandığı rakam ise 1 milyar doların üzerinde.

Aslında Yammer’ın milyar dolar kulübüne katılması çok büyük bir sürpriz değil, çünkü daha önce yayınladığımız iki farklı haberde de adı “1 milyar dolar edebilecek girişimler” arasında yer alıyordu. 2008 yılının “rüya takımında” da yer alan Yammer’ın kurucusu ve internetin yeni milyardar adayı ise tanıdık bir isim; PayPal’ın eski COO’su olarak da tanınan David Sacks.

Kurumlar için tasarlanmış kapalı devre sosyal ağ servisi olan Yammer yakın zamanda MS Office uygulamaları üzerinde ortak çalışma imkanı sunan OneDrum’ı satın almış ve iyiden iyiye Microsoft’un radarına girmişti. Facebook’a benzetilebilecek bir yapıya sahip olan

Sarah Taylor'ın tüm söylentileri başlatan (ve sonradan silinen) tweet'i

Yammer bu satın almanın ardından sunduğu kurum içi iletişim ve iş birliği özelliklerini bir kademe daha yükseltmiş oldu.

2010’dan beri Microsoft SharePoint desteği de sunan Yammer’ın servislerini şu anda dünya çapında 200 binin üzerinde firma kullanıyor. Şubat ayında aldığı 85 milyon dolarlık son yatırımında şirket değerlemesinin 500 milyon dolar civarına çıktığı tahmin edilen Yammer’ın sunduğu servisler son zamanlarda buluta daha fazla yatırım yapmaya yönelen Microsoft’un sahip olduğu ürünler ile birlikte düşünüldüğünde bu olası satın alma oldukça mantıklı görünüyor.

Eğer gerçekleşirse bu 1 milyar dolar üzeri satın alma Microsoft için bir ilk olmayacak. Yazılım devi daha önce Skype’ı 8,5 milyar, aQuantive’i 6,4 ve Navision’ı ise 1,5 milyar dolara satın almıştı.

Bu yazı Ümit Öncel tarafından yazılmış olup Webrazzi'de yayınlanmıştır.


14 Haziran 2012

MVC 3 - Jquery JSON ajax isteklerinde önbelleklemeyi (caching) engelleme

İnternet Explorer; ajax ile bir adrese aynı parametrelerle çağırım yapıldığında sonucu önbelleğe alır, sonraki çağrımlar da ise sonucu bu önbellekten getirmektedir. Önbellekten gelmesini engelleyip, sürekli ajax sorgusunu sunucuya yapmak için çeşitli yöntemler uygulanmaktadır, bunlar aşağıdaki gibidir:

--

Which browsers cache the request?

If you do something like this to load the JSON data:
1$.getJSON('/path/to/my/json/file.js'function(data) {
2    // do something now that the data is loaded
3});
then the browser will load the JSON file and then run the function to do something with it.
The following notes about which browsers cache and don't cache are accurate from my own testing in current released versions of the browsers as at March 12th 2010.
If you run the function again on the same page without reloading the page, the following browsers will not request the JSON file again, and nor will they on subsequent page requests:
  • Firefox
  • Internet Explorer
The following browsers will request the file again each time, whether it's requested for a second time on the same page or on a page loaded later:
  • Opera
  • Safari
And finally, the following will request the file again each time if it's requested on the same page, but willload it from the cache when requested from subsquent pages:
  • Chrome
When they don't cache, they still won't even if using $.ajax to fetch the data and setting the cache property to true.

How to make sure the file is not cached

Should you need to ensure the JSON file is loaded again each time it is requested without caching (in the event you need to load the same file again on the same page), then you need to provide either a unique URL or use a $.ajax call and set the cache property to false.
To use $.getJSON and prevent caching, add a unique value to the query string using the Date() object as shown below. Each time the function is run the url will be different.
1$.getJSON('/path/to/my/json/file.js?' new Date().getTime(), function(data) {
2    // do something now that the data is loaded
3});
To use the $.ajax function instead, do this:
1$.ajax({
2    cache: false,
3    success: function(data) {
4        // do something now that the data is loaded
5    },
6    url: '/path/to/my/json/file.js'
7});
Another way to change the caching behavior is to change the AJAX settings like so:
1$.ajaxSetup({ cache:false });
And then do the $.getJSON() request in the normal way. Be aware that this will affect all subsequent AJAX requests unless changed again. 

--
Kaynak:
http://www.electrictoolbox.com/jquery-json-ajax-caching/

11 Haziran 2012

Nintex Workflow - Email bildirimlerindeki mesaj içeriğinde ? - soru işareti görünme sorunu

Email bildirimi yapıldığında gelen email içeriğinde soru işareti görünme problemi yaşadık: özellikle tablo yerleşimi yapıldığında bu soru işaretleri görünüyor, tablo eklemezsek olmuyor.

Test ortamında doğru çalışan ve tablo eklenmiş mail içeriğinde şu şekilde tag buluyor:
<meta http-equiv="Content-Type" content="text/html; charset=utf-8">

Prod. ortamında sorunlu çalışan ve tablo eklenmiş mail içeriğinde de şu tag buluyor; gerçi tablo eklenmeyen mail içeriğinde de bu tag buluyor fakat düzgün gösteriyor:
<meta http-equiv="Content-Type" content="text/html; charset=iso-8859-9">

Forumda çözüm olarak bulduğuma göre nintex email gönderme encoding ayarlarını utf-8 olarak set edince sorun gidiyormuş:
İlgili ayarın yapılması için şu adımlar yapılıyor:


Please navigate to SharePoint Central Administration > Application Management and under Nintex Workflow Management, click 'Global settings'.
In the Email Settings > Character Set section, see if an option has been set. If the drop-down shows "not specified", we recommend you select the option “65001 (Unicode UTF-8)”. If you want the option to take effect immediately, you will need to reset IIS on all the farm servers. Otherwise it will take approximately 15 minutes to take effect.
We are investigating this now as being a side-effect of that upgrade.


Kaynak:
http://connect.nintex.com/forums/thread/13143.aspx
http://connect.nintex.com/forums/thread/5714.aspx


Basic workflow troubleshooting techniques:
http://connect.nintex.com/files/folders/15376/download.aspx