TÜBİSAT'ın hazırladığı kapsamlı raporun özeti şu; bilişim yatırımlarının milli gelir içindeki payında %1'lik artış, kişi başına geliri %1.8 yükseltiyor. 2023'te ilk 10 ekonomi arasına girmek için de yılda %8,5 büyüme oranı tutturmak şart. Raporu hazırlayan Doç. Dr. Ümit İzmen, 3 farklı senaryo ile Türkiye'nin bu alandaki tercihlerinin sonuçlarını irdelemiş. Türkiye Bilişim Derneği BaşkanıTurhan Menteş; "neden olmasın?" diyenlerden; "gerçekçi senaryoda dahi şimdiki bulunduğumuz sıralamayı pozitif yönde değiştirebiliriz." Büyümenin motoru bilişim olması halinde, 2023'te sektörün ekonomideki payı %6.5'eçıkacak ve bu da 2.5 trilyon $ milli gelir, 30 bin $ fert başına gelir sağlayacak. Yıllarımı "1 milyon bilgisayar olsa Türkiye'yi uçururduk" diyen Turgut Özal'a inanarak geçirmiş biri olarak gözlemlediğim şu; Bilişimi bizler, süreçleri iyileştirmekve bilgiyi ekonomide iktidar kılıp üretimi niteliklendirme yönünde kullanmayı beceremediğimizden, umulan faydayı sağlayamadık.
Amerika'nın 90'lardaki bilişimle gelen verimlilik patlaması, bizde ne yazık ki aynı etkiyi yaratmadı ve hatta dünya bilişim pazarının tüketim rekortmeni ülkeleri arasında en başlarda yer aldık. Bilişimde 1 puanlık artış, Amerikalı'nın gelirini 1,8 puan arttırabilir. Fakat emek veriminden değer yaratmayan süreç çokluğuna dek yapısal sorunları çözülmemiş işletmelerde, mikro ekonomik devrimleriyapamamış Türkiye'de, ne yazık ki tecelli, böyle olmuyor.
Bilişim, gerek şarttır ama yeter şart; bunu maymun iştahında değil, üretimve verimde kullanmaktır. Bir sonraki kurultayda bunu tartışmayı öneriyorum.
Şeref Oğuz
http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/oguz/2012/11/23/bilisim-evet-ama
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder